All News
26 Aralık 2018 ( 15 izlenme )
Reklamlar

Milli Piyango’nun asıl kazananı kim

Milli Piyango'nun yılbaşı çekilişinde 70 milyon liralık büyük ikramiyesine ilgi büyük... Eminönü'ndeki ünlü bilet gişesi önünde yüzlerce metrelik kuyruklar oluşuyor.

Piyangonun çıkma ihtimali 10 milyonda bir ancak, “ya çıkarsa” umudu bilet almaya teşvik ediyor.

Peki, Milli Piyango’nun asıl kazananını hiç düşündünüz mü?

Hukukun Egemenliği Derneği Onursal Genel Başkanı Avukat Erdem Akyüz, Milli Piyango’nun asıl kazananını kaleme aldı.

İşte o yazı…

2019 yılı Milli Piyango büyük ikramiyesi 70 milyon lira.

Diğer zamanların en büyük ikramiyesi.

Ama büyük ikramiyenin altındaki ikramiye birden bire 7 milyona ve üçüncü basamakta yalnızca 1 milyona iniyor.

Büyük ikramiyenin çekiciliği yanında, bilet almayı özendirmek için “ya çıkarsa” deniyor.

Öyle ya “ya çıkarsa”… “bari bir bilet alalım.”

İyi güzel de, ikramiye çıkması olasılığı nedir?

Bütün çekilişlerde Milli Piyango biletindeki rakamlar 6 hanelidir. Bu durumda büyük ikramiyeyi yakalama şansı 1 milyonda birdir.

Ama yılbaşı çekilişinde biletler 7 rakamı içeriyor. Bilet numaralarında 7 rakam var. Her bir rakam hanesi 09 arasında on farklı değer taşıyor.

Bu durumda büyük ikramiyeyi yakalama şansı 10 kat daha azalarak 10 milyonda bir oluyor.

Yani büyük ikramiye 10 milyon bilet içinde tek bir bilete, bilet alan 10 milyon kişi arasında tek bir kişiye çıkacaktır. 9 milyon, 999 bin, 999 kişiye çıkmayacaktır.

Ama 70 milyonluk ikramiyenin cazibesi, bu 9 milyon, 999 bin, 999 kişiyi cezbetmekte ve bilet almaktadırlar.

Bu şanssızlığı azaltmak bir diğer deyimle şansı artırmak için, bir çok internet sayfası, Milli Piyango’da kazanmak için öngörülen; mucize duaları, zikir ve salevatları okuyucuları ile paylaşmaktadır.

Milli Piyango’nun asıl kazananı “Türkiye Varlık Fonu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu”dur. Çünkü Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, bu fon’lara bağlanmıştır. Bu fon’lar da Cumhurbaşkanlığı’na bağlanarak,  Cumhurbaşkanlığı’nın himayesi (!) sağlanmıştır.

Bu asıl kazanan yanında, diğer kazananlar da bayilerdir.

Sokaklarda gezen sıradan bayiler, üretimin olmadığı ve asgari ücretle çalıştıkları işkollarında, birkaç ayda kazandıkları parayı, bilet satarak 20 günde kazanmaktadırlar.

Hele hele, isim yapan bayilerin önünde oluşan uzun kuyruklar, Milli Piyangonun asıl talihlisi olan “bayi’leri” oluşturmaktadırlar.

MİLLİ PİYANGO MİT KADAR GİZLİ

Bilet satarak alınan yaklaşık yüzde dokuz oranındaki bayilik geliri yanında, çekilişlerde ikramiye çıkan biletlerin ikramiyelerinin bayiler tarafından ödenmesi durumunda da bayilere ayrı bir prim ödemesi yapılıyor. Böylece bayilik, bilet almaktan daha garantili bir kazanç haline geliyor.

Milli piyango biletleri, basılı bilet olarak satılmanın dışında; her gün oynanan sayısal loto, şans topu, on numara, süper loto, kazı kazan, at yarışı, iddia bayilerinin makinelerinden sanal olarak üretilmiş biletleri de alabiliyorlar. Böylece Türkiye tam bir “şans oyunu ülkesi” haline gelmiş oluyor.

El kadar bir kağıda bilet basarak milyonlar kazanan bu kuruluşların özelleştirilmesi de söz konusu.

Milli Piyango İdaresinin çalışmaları ve resmi sayfası adeta MİT (Milli İstihbarat) sayfası kadar gizlilik ve bilinmezlik taşımaktadır.

Sayfaya girdiğiniz zaman, kaç tane bilet basıldığı, bu biletlerin kaç tanesinin yarım, çeyrek bilet olduğu, bütün biletlerin satılması halinde ne kadar para kazanılacağı, dağıtılacak ikramiye dışındaki paranın miktarı, nereye ne kadar, ne miktar verileceği ve nasıl sarfedileceği  yolunda bilgileri bulamazsınız.

Üç yıllık orta vadeli vergi programı ile, piyango çekilişleri ve şans oyunlarından elde edilen gelirlerden alınan yüzde 10 oranındaki vergi ve stopaj oranı da 2018 yılı itibariyle yüzde 20’ye çıkarılarak önemli bir vergi artışı yapılmıştır.

Bir diğer bilinmezlik de çekilişlerde yaşanmaktadır. Bu yönü itibariyle de Milli Piyango, YSK (Yüksek Seçim Kurulu)’na benzemekte, sandığa giren ile sandıktan çıkacak olan bir bilinmezlik ve görünmezlik zırhına bürünmektedir.

Milli piyango ve her gün oynanan diğer şans oyunlarında yapılan çekişlerin üzerinde bulutlar dolaşmakta; çekilişlerde butona basmadan düşen rakam topları medyada yayınlanmakta, büyük ikramiyeler üst üste aynı kentteki bayilere, aynı kişilere çıkmakta, bir takım tarikat ve siyaset bağlantılı eski çalışanların itirafları söylenmekte hatta bu iddialar Meclis kürsülerine kadar taşınmakta ancak bir netice alınamamaktadır.

Bu durumda “ya çıkarsa…” demekten başka yapacak iş kalmamaktadır.

Av. A. Erdem Akyüz (Hukukun Egemenliği Derneği Onursal Genel Başkanı)

Odatv.com

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Ahmet Hakan: Janjanlı reklamlarınızın kuru gürültüden ibaret Bağırsak Diyeti Nedir? Nasıl Yapılır? "Kılıçdaroğlu idam edilsin" diyen yandaşa çok sert yanıt Erdoğan gidecek yerine kim gelecek?