Türkiye aylardır AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Faiz neden, enflasyon sonuç" ekonomi modelinin etkileri kısa sürede etkilerini gösterdi.
Erdoğan'ın açıklamalarıyla birlikte Merkez Bankası'nın 3 ayda 400 baz faiz indirimine gitmesinin ardından Türk lirası dolar karşısında 2021 başından bu yana değer kaybetmeyi sürdürüyor. Hızla artan ve dalgalı seyrini sürdüren dolar/Tl kurunu takip etmek neredeyse imakansız hale gelirken enflasyon oranı durumu gözler önüne serdi.
Eylül ayında 8.30 lira seviyelerinde olan doları Kasım ayında 13 liranın üzerine demir attı. TL'nin üç ayda değer kaybı yüzde 57'yi de aştı. Dolar/TL kurunun 14 liranın üstünü de gördüğü süreçte Merkez Bankası'nın piyasa müdahalelerinin olumlu bir etkisi olmadı.
Bağımsız ekonomistler tarafından çalışmaları yürütülen Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) kasım ayı enflasyonu yüzde 9.91, yıllık enflasyonu ise yüzde 58.65 olarak açıkladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İstanbul Planlama Ajansının verilerine göre ise İstanbul'daki enflasyon oranının 50,18 oldu.
TÜİK ise enflasyonu yüzde 21.31 olarak duyurdu. TÜİK'in rakamları gizlediği yönünde tartışmalar sürerken yurttaşın kazancının erimesi nedeniyle alım gücü düştü.
Blomberg HT'nin aktardığına göre; Unicredit yayımladığı bir araştırma raporunda gelecek hafta TCMB'nin 100 baz puanlık bir faiz indirimi yapmasını beklediklerini açıkladı.
Banka, gelecek yılın başlarında ise politika faizinin yüzde 12’ye kadar indirileceğini düşündüklerini belirtti.
Kasım ayında TCMB’nin faiz indirimi için sınırlı alan kaldığına işaret etmesine rağmen ekonomik aktiviteyi desteklemek için ek faiz indirimleri yapmasını beklediklerini belirten Unicredit ekonomistleri, bu beklentilerde döviz piyasasına yapılan son müdahalelerin de etkili olduğunu ifade etti.