Ağgül'ün evindeki not defterinde, şüpheliye hitaben yazıldığı değerlendirilen bir sayfalık yazıda ise, "Sen konuşmak nedir, insanlık nedir bilmeyen, sinir hastası birisin. Oğlunun kız arkadaşına iki kez tecavüz etmenden, arkadaşlarının karıları ile yatmandan belli" ifadelerini kullandığı bildirildi.
Kent merkezinde, 14 Kasım Mahallesi'nde oturan Aleyna Ağgül, 30 Eylül 2021'de, yaşadığı apartmana bitişik apartmanın boşluğunda ölü bulundu. ‘Ölümümün tek sebebi Gökhan Argın'dır. Gökhan bir tecavüzcü' yazılı not bırakan Aleyna'nın ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında nakliye firması sahibi evli ve 2 çocuk babası Gökhan Argın (41) gözaltına alındı.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Argın, Sulh Ceza Hakimliği'nce adli kontrol ve imza şartıyla il ve yurt dışına çıkma yasağıyla serbest bırakıldı. Cumhuriyet Savcısı, şüphelinin serbest bırakılması kararına itiraz etti. Ancak savcılığın itirazı reddedildi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri kayıtlara 'şüpheli' olarak geçen Ağgül'ün ölümüyle ilgili sosyal medya hesapları ve cep telefonlarını incelemek üzere Bilişim Suçlar Şube Müdürlüğü'ne gönderdi. Yapılan incelemeler sonucunda mahkemeye sunulan raporu inceleyen hakim, genç kızı ölüme sürüklediği öne sürülen Gökhan Argın'ın yakalanıp cezaevine gönderilmesi için emniyete talimat verdi. Yeniden gözaltına alınan Ağgül, olaydan 8 gün sonra tutuklanarak cezaevine konuldu.
Gökhan Argın hakkında Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 5 sayfalık iddianame, gönderildiği 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Gökhan Argın, kasten öldürme, şantaj ve basit yaralama suçlarından 17 Mart'ta ilk duruşmaya çıkacak.
Hazırlanan iddianamede Aleyna Ağgül'ün, intihar etmeden önce ayakkabılık üzerine bırakılan ve ruj kalemi ile yazıldığı değerlendirilen notta ‘Ölümümün tek sebebi Gökhan Argın'dır Gökhan bir tecavüzcü’ ibaresinin yazılı olduğu belirtildi.
Aleyna Ağgül'ün yine ikametinde bulunan not defterinde şüpheliye hitaben yazıldığı değerlendirilen bir sayfalık yazıda da 'Sen konuşmak nedir, insanlık nedir bilmeyen, sinir hastası biri olduğun için benim konuşup çözme ısrarlarıma karşılık arabada ayağımdan tutup atmanın haklılığını savunan, gece yarıları satırla çöllerde tehdit eden sinir problemleri olan hasta bir insansın. Oğlunun kız arkadaşına iki kez tecavüz etmenden, arkadaşlarının karıları ile yatmandan belli. Bunu da demeden geçemeyeceğim, benim yaptığım tek hata sadece beni küçük düşürürken senin yaptığın şerefsizlikler 17 18 yaşında bir kızın defalarca psikolojisini bozduğun, defalarca intihara sebep olduğun, buna rağmen bu ağzı ve yaptığını değiştirmemen senin ne kadar vicdandan uzak olduğunu gösterdi zaten' şeklinde not bulunduğu bildirildi.
İddianameye Aleyna Ağgül'ün arkadaşı Beyza N.T. ile Serhat Ş.'nin ifadelerine de yer verildi. Beyza N.T., şüpheli Gökhan'ı görmediğini ve tanımadığını ancak Aleyna'nın anlattığı kadarıyla bildiğini belirtti. Beyza N.T., Gökhan'ın sürekli Aleyna'yı rahatsız edip tehditlerde bulunduğunu ve darbettiğini söyledi. 29 Eylül 202’de Aleyna'nın kendisine WhatsApp üzerinden gönderdiği ses kaydında artık dayanamadığını ve şikayetçi olmak için karakola gittiğini söylediğini belirtene Beyza N.T., buna ilişkin ses kaydını Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiğini söyledi.
Ses kaydının çözümlemesinde, ‘...ondan sonra bu da görüp tuttu, yine şey kolum molum morarıp, yine anladın mı, geldi yine evin oraya falan, öyle ben de geldim şikayetçi olacağım, artık daha yeter’ dediği bildirildi.
Yine bu ses kaydında ismi geçen ve Aleyna ile görüşmesi nedeniyle şüpheli tarafından uyarıldığı belirtilen Serhat isimli şahsın Serhat Ş. olduğunun tespit edildiği kaydedildi. Serhat Ş.’nin ifadesinde Aleyna'yı, ağabeyi Muhammet'ten dolayı bildiğini, 2021 yılının başlarında sosyal medya aracılığıyla tanışıp görüşmeye başladığını, aralarında herhangi bir ilişkisi olmadığını söylediği kaydedildi.
Serhat Ş., Aleyna’nın kendisine Gökhan Argın’ın sürekli peşinde gezdiğini, evine kadar geldiğini, eve almadığı veya çağırıp da yanına gitmediği zaman satır ile kapısına kadar gelip bağırdığını, korktuğu ve kendi ailesinden çekindiği için bu durumu kimseye anlatmadığını ve mecburen Gökhan'ın yanına gittiğini söylediğini söylediği belirtildi.
Serhat Ş.’nin intihar olayından 4 5 gün önce, tanımadığı bir numaradan Gökhan Argın’ın kendisini aradığını, söz konusu kişiyle Vali Yolu’nda görüştüğünü, şüphelinin Aleyna ile aralarında bir şey olup olmadığını sorduğunu, kendisinin de sadece normal arkadaş olarak görüştüğünü belirttiğini, bu durumu Aleyna'ya da telefonla bildirdiği belirtildi.
İddianamedeki ifadesinde, Aleyna’nın kendisine Gökhan Argın’dan korktuğu ve başına bir şey getireceği endişesiyle şikayetçi olmak istemediğini söylediğini belirten Serhat Ş., olay günü saat 02.00 sıralarında Aleyna'nın kendisini arayarak intihar edeceğini söylediğini, kendisinin de alkollü olması nedeniyle bu söyleme pek itibar etmediğini ve saçma sapan konuşmamasını söyleyerek telefonu kapattığını ifade etti.
Serhat Ş., bir süre sonra Aleyna'yı aradığını, ancak açmadığını, WhatsApp’tan yazılı ve sesli mesaj göndererek ne olduğunu sorduğunu, Aleyna'nın ise 'Bunu şimdi git dinlet insanlara, ben bir devrimciyim, öyle bir devrim yapacağım ki bu şehirde hiç kimse hiçbir kızın arkasında bu şekilde konuşamayacak, ben de bunun bir bedeli olacağım yani demek istedim' şeklinde sesli mesaj gönderdiğini söyledi. Öğle saatlerinde uyandığın ise Aleyna'nın intihar ettiği haberlerini gördüğünü beyan etti.
İddianamede, Aleyna'nın akrabası olduğunu belirten ve aynı zamanda şüphelinin oğlu Göktürk Argın'ın arkadaşı olan Meriç A.'nın ifadesine de yer verildi. Aleyna’nın olaydan yaklaşık 8 9 ay önce kendisini aradığını, Gökhan Argın’ın telefonla arayarak ve sosyal medya üzerinden kendisini rahatsız ettiğini söylediğini belirten Meriç A., ona şikayetçi olması yönünde akıl verdiğini söyledi.
Aleyna Ağgül’ün, yine şikayet için emniyette bulunduğu sırada teyzesi Kadriye A. ile Instagram üzerinden mesajlaştığı, “Karakoldayım, şikayetçi olacağım, pes ettim artık, o bunu hak etti, bir yere kadar vicdan artık, ben de bıktım, derse başlayamadım, stresten birkaç gün erteledim' şeklinde mesaj gönderdiği ifade edildi.
Aleyna Ağgül'ün sosyal medya hesaplarına erişilip incelendiğinde ise, "meteeeeeeee4" isimli hesaptan 08 Eylül tarihinde "Senle bir saatle yüz yüze konuşmamız lazım, böyle olmuyor, olmayacak, bu birliktelik bize ölüm getirecek, konuşup sonra herkes hayatına baksın, böyle her gün daha kötü şeyler oluyor, saçma şeyler yaşıyoruz, son verelim, insan gibi konuşup, dön bana okuyunca, insan gibi ayrılalım, valla ciddiyim." 22 Eylül'de aynı hesaptan "O eski Gökhan yoktu ha beni tehdit ediyorsun ya elinden geleni yap... Beni herkese tecavüzcü gösterdin ya ben de millete bir şeyler gösterim, bakalım kim namussuz, asla alçaklık yapmayacağım, yarın tüm benden önce beraber olduklarınla konuşacağım” 27 Eylül tarihinde ‘Xmetex’ isimli hesaptan iki adet ses kaydı gönderildiği, söz konusu ses kayıtlarında konuşan şahsın şüpheli Gökhan Argın olduğu ve ‘Senden bir ricam var on dakika bu telefonumu da getireceğim. Ne var ne yok hepsini sen kendin de sil çok ciddiyim yani helalleşelim” şeklinde sesli mesaj gönderildiğinin tespit edildiği, şüpheli Gökhan'ın 28 Aralık 2021 tarihinde alınan ek ifadesinde; söz konusu sesli ve yazılı mesajların kendisi tarafından gönderildiğini ikrar ettiği belirtildi.
Aleyna Ağgül’ün 14 Mayıs 2020 tarihinde de Bağlar Mahallesi’nde inşaat halindeki binaya çıkıp intihara kalkıştığı, kolluk görevlilerinin kendisine engel olduğunu bildirildi.
Bu olaydan sonra alınan ifadesinde şüpheli Gökhan Argın'ın kendisini arayarak yanına gelmesini söylediği, kendisi de gitmeyince Argın’ın sinirlenerek satırla evine geldiğini ve bağırdığını, ailesinin duymasını istemediği için yanına gitmek zorunda kaldığını, Gökhan'ın kendisini arabaya bindirerek Vali Yolunda bulunan bekar evine götürdüğünü, burada telefonunun nerede olduğunu sorduğunu, kendisinin de evde bıraktığını söylemesi üzerine saçından tutarak çekmek suretiyle darbettiğini, elindeki ikametinin anahtarını da aldığını, bu nedenle evin yakınında bulunan inşaata çıkıp intihar etmeye çalıştığını söylediği belirtildi.
Gökhan Argın ile ilk cinsel ilişkilerinin zorla olduğunu ancak diğer ilişkilerinin kendi rızası ile gerçekleştiğini ifade eden Ağgül’ün şikayetçi olmadığı belirtildi. Ağgül’ün, 15 Mayıs 2020 tarihinde kendi el yazısıyla yazdığı dilekçesinde, "Her ne kadar şikayetçi olmasam da ben şahıstan korkuyorum. Ben şahsımdan uzaklaştırılmasını ve korunmamı talep ediyorum" şeklinde talepte bulunduğu, reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan dosyada kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği iddianame yer aldı.
Gökhan Argın’ın ise alınan ifadesinde maktul ile sevgili hayatı yaşadıklarını, kendi rızalarıyla cinsel ilişkiye girdiklerini, herhangi bir tehdit ve şantajda bulunmadığını, darp etmediğini, intihar olayıyla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, intihar etmeden önceki gece maktul ile birlikte kendisine ait bekar evinde kaldıklarını ve cinsel ilişkiye girdiklerini söyledi.
O gün maktul ile birlikte eczaneye giderek ertesi gün hapı aldıklarını, daha sonra maktulün kendisini şikayet edeceğini belirterek karakolda indirmesini söyleyince onu Çocuk Şube Müdürlüğü yakınında indirdiğini, akşam saatlerinde maktul ile WhatsApp üzerinden mesajlaşarak şikayetçi olmamasını ve ifade tutanağına imza atmadıysa ayrılmasını söylediğini, ancak maktulün şikayetçi olacağını kendisine söylediğini belirterek üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği bildirildi.
İddianamede, şüphelinin ikametinde yapılan aramada kullandığı cep telefonuna ulaşılamadığı, beyanında oğlunun kendisine o gece sinkaflı mesajlar gönderince sinirlendiğini ve mutfak duvarına vurarak telefonunu kırdığını, ardından da aşağı doğru fırlattığını söylediği bildirildi. Gökhan Argın’ın telefonunda yapılacak inceleme sonucu maktul ile aralarındaki mesaj, video görüntüleri ve fotoğrafların tespit edilebileceğini düşündüğünden söz konusu telefonunu sakladığı değerlendirildi.
İddianamede, Aleyna Ağgül'ün, Gökhan Argın’ın sorumlu olduğuna dair bıraktığı not ile şüphelinin telefonunu gizlemesi ve olay günü Yıldırım isimli şahsın evinde saklanması hususlarıyla maktulün yaşı ve içine düştüğü ruhsal ve fiziksel baskı durumu tüm soruşturma evrakı ile birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin, maktul üzerinde tahakküm kurarak intihara mecbur bıraktığı ve üzerine atılı kasten öldürme suçunu işlediği belirtildi. İddianamede ayrıca güvenlik tedbiri olarak TCK'nın 53'üncü maddesi gereğince şüphelinin belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, şüphelinin tekerrüre esas sabıka kaydının bulunması nedeniyle hakkında TCK'nın 58'inci maddesi uygulanmak suretiyle ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması talep edildi.