Ülkenin dört bir yanında devam eden orman yangınları iktidarın maskesini bir haftada düşürdü. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fırsat bulduğu her kürsüde uzun uzun anlattığı ‘güçlü Türkiye’ illüzyonu çöktü.
Onlarca araçlık konvoyuyla felaket bölgelerine çıkarma yapan Cumhurbaşkanının icraatlarından Türk Hava Kurumu’na (THK) atanan kayyumun açıklamalarına, kameralar karşısına geçen Bakanların itiraflarından Saray’ın propaganda sorumlusunun çıkışlarına dek iktidar tepeden tırnağa çuvalladı. Tüm ülke iktidarın kriz karşısında tel tel dökülüşünü izliyor. Kibrinden ödün vermeyen Saray yönetimi ise yardım isteyenleri suçluyor. Halkı kaderine terk eden iktidar adeta kepenk indiriyor.
Birgün'den Mehmet Emin Kurnaz'ın haberine göre; her yıl yangın tehlikesiyle karşı karşıya kalan ülkede başına kayyum atanan THK’nin yangın söndürme uçakları hangarda çürümeye terk edildi. Avrupa Birliği ülkelerinden destek için gönderilen yangın söndürme uçaklarının da Türkiye’de kullanılmayan uçaklarla aynı marka olması tepkileri artırdı.
Halka IBAN gönderen, ancak kibrinden ödün vermeyen Saray yönetimi, yangını kontrol edemediği gibi yardım çağrılarına da kulak tıkadı. Yunanistan’dan yapılan açıklamada yardım çağrılarına Türkiye'den teşekkür dışında olumlu bir yanıt gelmediği, yardım çağrılarının ise hâlâ geçerli olduğu ifade edildi. Öte yandan sorumluluğu muhalefete atan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Benim gördüğüm orman yerlerindeki sorumluluk belediyelerdedir” ifadelerini kullandı.
İktidarın başarısızlığını gören yurttaşların sosyal medyadan açtığı ‘Help Turkey’ etiketiyle başlatılan yardım çağrısına destek için kısa sürede 2 buçuk milyonun üzerinde tweet atıldı. Güçlü olduğu imajı zedelenen Saray yönetimi yardım isteyenleri suçladı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun bu çağrıların, “Yurt dışından ve tek merkezden organize edilen sözde yardım kampanyası, ideolojik saiklerle, devletimizi aciz göstermek, devletmillet birlikteliğimizi zayıflatmak amacıyla başlatılmıştır” dedi.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin de ‘yalan içerikler paylaşan medya organları hakkında yaptırım uygulanacağını’ açıkladı. İktidar ve yandaşlar ise yurttaşların yardım çağrısına karşı ‘güçlü Türkiye’ mesajını vermek için ‘Strong Türkiye’ etiketiyle ülkenin yardıma muhtaç olmadığını iddia etti.
Erdoğan’ın yurttaşa çay fırlattığı, onlarca araçlık konvoyuyla yolu trafiğe kapattığı, köylülere yüksek korumaları n95 maskeleri dağıtıldığı ve yangında su taşırken yaşamını yitiren Şahin Akdemir’in ailesini ayağına getirttiği Marmaris şovu bile tek başına Saray rejiminin çözülüşünü en iyi anlatan fotoğraf oldu. 19 yıllık AKP iktidarı, bugün hiç olmadığı kadar yalpalıyor. Pandemiden, ekonomiye, sağlıktan eğitim sistemine kadar her alanda büyük çöküş yaşanıyor.
Halk ne ‘mega projelere’ ne de uzay masallarına inanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘tek adam’ rejiminin yükünü kaldıramıyor. En tepeden en alta bütün kurumlar hızla işlevini yitiriyor. İktidar, ömrünü uzatmanın tek yolu olarak güçlü olduğu algısına sığınıyor. En basit bir deprem, sel ya da yangın bile iktidarın kağıttan kaplan imajını parçalamaya yetiyor. Kitle desteği azalan Saray rejiminin beyin ölümü de hızla gerçekleşiyor.