Bugüne kadarki en büyük küresel araştırmacı gazetecilik çalışması, ABD'nin Başkenti Washington DC'de bulunan Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'nun edindiği belgeler sayesinde gerçekleşti.
Deutsche Welle Türkçe, The Washington Post, Süddeutsche Zeitung, BBC, Istories, El Pais, Le Monde ve The Guardian'ın da aralarında olduğu 150 medya ortağı yaklaşık iki yıl boyunca kimliği bilinmeyen birisi tarafından sızdırılan 2,94 terabayt boyutundaki verileri inceledi.
Pandora Papers'ta Türkiye'den 220'den fazla isim yer alıyor.Bu isimler arasında Türkiye'nin yeni zenginlerinden köklü holding sahiplerine iş dünyasının önde gelen temsilcilerinin yanı sıra sanat ve spor dünyasından kamuya mal olmuş kişiler de bulunuyor.
Pandora Belgeleri'nde 6,4 milyon doküman, 3 milyona yakın resim, 1,5 milyondan fazla eposta ve neredeyse yarım milyon excel tablosu bulunuyor.
Belgeler 90 ülkeden 330 politikacının da aralarında bulunduğu kişilerin offshore şirketler aracılığıyla servetlerini sakladığını gösteriyor.
ABD merkezli düşünce kuruluşu Global Financial Integrity'den (Küresel Finansal Dürüstlük) Lakshmi Kumar bu kişilerin "hortumladıkları paraları saklayabildiğini", bunu da genellikle anonim şirketler üzerinden yaptığını söylüyor.
Panama ve Paradise'den sonra üçüncü ve en büyük sızıntı olan Pandora Papers'ta Türkiye'den Rönesans Holding'in de yer aldığı görüldü. Yine bir ICIJ projesi olan Panama Papers 2016'da sızdırıldığında büyük ses getirmiş, farklı ülkelerde offshore'a karşı yeni düzenlemelerin yetersiz de olsa yapılmasını sağlamış, İzlanda ve Pakistan başbakanlarının da istifasına neden olmuştu.
Pandora Belgeleri genellikle para ve diğer varlıkları gizlemek için kullanılan, sınırlar ötesine yayılan karmaşık şirket ağlarını ifşa ediyor.
Örneğin bir kişi Birleşik Krallık'taki bir evi, başka bir ülkede kurduğu bir şirket üzerinden alabilir. Bu ülkelere offshore deniyor.
Offshore ülkeler veya bölgeler genellikle şirket kurmanın kolay olduğu, şirket sahiplerinin kimliğini ortaya çıkarmanın zor olduğu, kurumlar vergisinin düşük olduğu veya hiç bulunmadığı ülkeler oluyor.
Bu ülkelere vergi cenneti de deniyor.
Vergi cennetlerine dair net bir liste yok. Fakat en bilinenleri arasında Cayman Adaları ve Britanya Virjin adaları gibi Britanya Denizaşırı Toprakları ile İsviçre ve Singapur gibi ülkeler yer alıyor.
Pandora Papers; Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy, Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Kenya Cumhurbaşkanı Uhuru Kenyatta, Ekvator Cumhurbaşkanı Guillermo Lasso Mendoza, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'in ailesi, Şili Devlet Başkanı Sebastián Piñera'nın çocuğu ve eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in denizaşırı ilişkilerini ortaya koyuyor.
Pandora Papers ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "resmi olmayan propaganda bakanı" Konstantin Ernst ile Türkiye, Rusya, Brezilya, Hindistan, ABD, Meksika ve diğer ülkelerden 130'dan fazla milyarderin mali faaliyetlerini detaylandırıyor.
Deutsche Welle'nin incelediği belgeler, bu gizli offshore dünyasının küresel siyasi arenanın kılcal damarlarına ne kadar sızdığını gösteriyor. Belgeler Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) eski direktِörü Dominique StraussKahn ve Hollanda Maliye Bakanı Wopke Hoekstra, Brezilya Maliye Bakanı Paulo Guedes ve Pakistan Maliye Bakanı Shaukat Rarin gibi finans çevrelerinin yakından tanıdığı tanıdığı isimlerin de offshore kervanında yerini aldığını gösteriyor.
Pandora Papers belgeleri, 29 binden fazla offshore firmanın gerçek sahiplerinin sırlarını ortaya koyuyor. Kimlerin gizli banka hesaplarına, kimlerin özel jetlere, yatlara, malikanelere gizlice sahip olduğunu ve hatta Picasso ve Banksy gibi usta sanatçıların eserlerinin gizli sahiplerinin kim olduğunu açığa çıkarıyor.
Dünyaca ünlü Kolombiyalı şarkıcı Shakira, Alman top model Claudia Schiffer, müziğin efsaneleri Julio Iglesias, Ringo Starr ve Elton John tanıdık isimlerden sadece birkaçı.
ICIJ ve medya ortaklarının sorularını yanıtlayan Shakira'nın avukatı, şarkıcının vergi avantajı sağlamadığını belirtirken, Schiffer'in temsilcileri ise eski modelin vergilerini Birleşik Krallık'ta nizami bir şekilde ödediğini söyledi. Elton John'un temsilcisi de Schiffer'in avukatlarıyla aynı cevabı verdi.
Futbol dünyası da vergi cennetlerinin müdavimlerinden. İtalya Milli Takımı'nın teknik direktörü Roberto Mancini, Avrupa'nın en büyük kulüplerinde oynamış Arjantinli futbolcu Angel di Maria, Manchester City'nin teknik direktörü Pep Guardiola da varlıklarını offshore firmalara taşımış isimler arasında.
Di Maria'nın temsilcisi "vergi uzmanlarının" önerisi üzerine offshore'da firma kurduklarını ve İspanya'da oynayan birçok yabancı futbolcuya bu yöntemin önerildiğini belirtti.
DW Türkçe'nin incelediği belgelere göre Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı müteahhidi olan Rönesans Holding'in kurucularından Ayşe Ilıcak'ın sadece 2015 yılında offshore'a aktardığı paranın vergisiyle 25 ilkokul, 8 hastane, 15 bin öğrenciye yetecek yurt yapılabilir ya da 115 bin öğretmenin bir aylık maaşı ödenebilirdi.
Türkiye’de Ocak 2006’dan itibaren, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30’uncu maddesinin 7 no’lu bendi değiştirilerek, vergi cenneti ülkelerinde yapılan ticari işlemlerde yüzde 30 vergi uygulanması kararlaştırıldı. Ancak bakanlar kurulu hangi ülkelerin vergi cenneti olduğuna karar vermediği için 15 yıldır bu vergi uygulanamıyor. Bu yüzden Maliye Bakanlığı harekete geçemiyor. Hazine ise gelir kaybına uğruyor.
Türkiye’de vergi cennetleriyle mücadele, paranın kaçışını önlemekten ziyade halihazırda vergi cennetlerine aktarılmış kayıt dışı zenginliğin ülkeye dönmesi ve kayıt altına alınmasına yönelik. Kamuoyunda ‘varlık barışı’ olarak bilinen ve periyodik olarak çıkarılan bu düzenlemeler, offshore ile mücadele yerine teşvik ettiği yönünde eleştiriliyor.
Yurt dışında tutulan varlıkların Türkiye’ye getirilmesi durumunda, “Nereden buldun” diye sormayan bu düzenlemeler, kara para aklamanın önünü açtığı için tartışma konusu. 2008’den bu yana uygulanan varlık barışı sayısı şimdiye dek yediyi buldu. Düzenleme, en son geçen haziran ayında yıl sonuna uzatıldı. Türkiye’de sisteme girerek yasal hale getirilen bu kaynakların daha sonra yurt dışına çıkarılmasında hiçbir engel de bulunmuyor.
Kaynağı belirsiz varlığını kayıt altına alanlara ise sıfır vergi avantajı uygulanıyor. Bu durum, kara paranın Türkiye’de aklanma riskinin yanı sıra vergi adaletsizliğine de yol açıyor.
Kaynak: BBC Türkçe, DW Türkçe