Habertürk yazarı Fatih Altaylı, 35 yıl önce Sarı Basın Kartı almaya hak kazandığını ancak almak istemediğini yazdı.
Altaylı, "Artık gazetecilerin Sarı Basın Kartı işlemleri Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılıyor. Eskiden bu işi Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü yapardı. Yeni düzen ile birlikte bu iş de Cumhurbaşkanlığı bünyesine alındı.
Ve sağda solda gözüme çarpan iddialara göre burada da akreditasyon uygulaması yapılıyor, bazı basın kartı başvuruları geri çevriliyormuş. Bu da eleştiriliyor haklı olarak. Bu da benim 35 yıl önce aldığım bir kararın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor bana." dedi.
Altaylı, basın kartı almama kararının gerekçelerini ise şöyle sıraladı;
1. Benim gazeteci olup olmadığıma Başbakanlığa bağlı resmi bir kurum karar veremez. Meslek örgütleri bu konuda yetkili oluncaya kadar ben bu kartı almam.
2. Gazetecilere sağlanan ayrıcalıkları kabul etmiyorum. Ayrıcalıklı sınıfları eleştiren medyanın kendisine ayrıcalık talep etmesi kabul edilemez.
Altaylı yazısında şöyle devam etti;
Çünkü o sırada basın kartı sahibi olanlara telefon ve THY yarı yarıya indirimli, otobüs, tren, vapur yolculukları ise bedavaydı ve benim bunu kabul etmem mümkün değildi.
O gün benim söylemime karşı çıkan ve “Ama biz kamu hizmeti yapıyoruz” gibisinden saçma argümanlar üreten gazeteci dostlarım, şimdi “Cumhurbaşkanlığı ayrımcılık yapıyor” diyor.
Sizin gazeteci olup olmadığınıza devletin karar vermesini baştan kabul etmeyecektiniz arkadaşlar.
Bunu ettiğiniz gün zaten kucağa oturmuştunuz.