Habertürk TV'de Didem Arslan'ın konuğu olan Ekrem İmamoğlu, gazetecilerin soruları yanıtladı.
Ekrem İmamoğlu programda seçim kampanyasına yapılan bağış hakkında açıklamalarda bulundu.
Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasının satır başları:
Deniz Zeyrek: Genç bir delikanlık rakibinizin yanına sokuldu, o da "çok basit, çaldılar" dedi. Ben de size başkanım neden yenileniyor diye sorsam, siz de bir kelimeyle bir şey söyleyebilir misiniz?
Ekrem İmamoğlu Hukuksuzluk yaptılar. Ama çaldılar denmez, hırsızlar" hiç denmez. Kime diyorsunuz? Hele hele bir caminin önünde, yanınızda diyanet işleri başkanıyla beraber "hırsızlara bırakmayacağız" derken kime diyorsunuz? 6 Mayıs günü, sayın cumhurbaşkanını ben uğurladım. 5 gün sonra "çaldılar ve hırsızlar" başladı. Ben de soruyorum, "kim?"
Üzüldüğüm taraf şu, "kardeşim 16 milyon İstanbullu mu çaldı, YSK mı çaldı, sandık kurulu üyeleri mi çaldı, kim çaldı?"
Ben 16 milyon insan ve Türkiye demokrasi süreci mağdur diyorum. Binali Yıldırım'ın neden mağdur olduğunu bilmiyorum. Belki aday olduğu için mağdurdur bilmiyorum. Goebbels'in tarzı uygulanıyor.
Kendisi İstanbul bile değil İzmir milletvekili. 16 milyon İstanbullu mağdur oldu, konuşacağız.
Nagehan Alçı Mağduriyet algısının kazandırdığını düşünüyor musunuz? Türk siyasetine baktığımızda halk güçlü ve mağdur olana destek veriyor.
Onun için ben diyorum ki 16 milyon İstanbullu ve demokrasi mağdur edilmiştir. Ben hakkını arayan ve kimsenin de hakkını yemeyecek karaktere sahip olan kişiyim. Hiç değişmedi. Başka bir şey daha yaptık. Başka beklentiler içerisinde olan insanların eline biz sizi demokrasi sürecinde en ahlaklı mücadeleyi yaparak insanlara gerçekleri anlatarak sandıkta demokrasiyi tekrar kazançlı hale getireceğiz. En mağdur, en doğru, en nitelikli ve altyapısı en kuvvetli olan bir karakterle seçimi kazanacağız halk adına.
Kuleli Askeri lisesi fotoğrafı Komplo teorileriyle insanlar hayatlarından edildi bu ülkede. Aynı kafa, neler uyduruyor.
Nagehan Alçı: Heybeliada ruhban okulunun açılması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu ülkede azınlık denmesine bile karşıyım. Oradaki gerekçelere bakmak lazım. bu ülkede Rum'u, Ermenisi, Yahudisi fark etmiyor. Azınlık kabul etmeyen, vatandaş kabul eden bir kişiliğe sahibim. Oy veren vermeyen ayırt etmeyen. Verenler makbul, vermeyen terörist diyen anlayışa karşı birisiyim.
Bakarız, hasbihal ederiz.
Deniz Zeyrek Rakibinizi kim olarak görüyorsunuz?
Ekrem İmamoğlu: Şu anda bile çok konuştuk, konuşmak zorunda kaldık. ben rakibini çok konuşan bir insan değilim. Rakibin yerine geçen birisi varsa onu da önemsemem. Uyarılarım var. Bu memleketin sorunları var, ekonomik sorunları var. Ben sokaklardayım, belki siz gezmiyorsunuz(Siyasilere), bu ülkenin döviz artışı, işsizlik rakamlarının yanı sıra borçlanma rakamları, bütçe açığı birçok konu... Bu millet size 24 Haziran'da 5 yıl bu ülkeyi yönetin dedi. Atanmış bakanları var bu ülkenin. Lütfen daha ağır konularınızla ilgilenin. Ben sadece herkese devlet adamlığı görevini hatırlatıyorum. Çünkü esastan çıkarsanız ülkeyi ihmal etmiş olursunuz.
Nagehan Alçı: 31 Mart öncesinde Tayyip bey ile çok uyumlu çalışırım diyorsunuz?
Ekrem İmamoğlu: Ben çok uyumlu çalışırım dedim. 39 ilçede niye miting yapacaksınız siz? Ben yaparım, ben adayım. Benim derdim sayın cumhurbaşkanı, oy verip seçtiği cumhurbaşkanı niye İstanbul seçimiyle ilgilensin niye 39 ilçesini dolaşsın. bu ülkenin ağır konuları var.
Deniz Zeyrek: Devletin olanakları kullanılıyor vs. siz de bağış kampanyası başlattınız.
Ekrem İmamoğlu: bu kampanyayı CHP başlattı. biliyorsunuz, yerel seçimlerde bir bağış kampanyası başlatma hakkımız yok. CHP başlattı. yüz binlerce bağış, olağanüstü bir sahiplenme. Yaklaşık 600 binin üzerinde insanın yardımda bulunduğunu biliyorum.
Ne kadar kullanıldı? Kalırsa, kalan kısmıyla Türkiye genelinde manevi yatırımlar yapacağız. Çocuklar, kadınlar.. bu ülkenin sosyal sorunlarına katkı sunmayla ilgili düşüncelerimiz var.
M. Akif Ersoy: Beka tartışmasıyla gittik meseleye. Uluslarası basında çok konuşuldu.
Ekrem İmamoğlu: Terör örgütlerine karşı hep birlikte ayaktayız. FETÖ'cü metöcü başka bahaneler gidin aynaya bakın. Suçladığınız iftiralarla karşı karşıya gelirsiniz. Bu ülkenin bekasını benden başka düşünenen olmaz. İBB'yi 48 yaşında, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı biri yönetecek. Erdoğan gibi. Ülkeyi terörist mi yönetecek. Bunlar boş işler. Millet boş söylemlerin farkında. 31 Mart öncesi herkes beka konuşuyordu. Niye beka konuşuluyor: Beka bitti. Hırsızlar ve çaldılar var.
Nagehan Alçı: Öcalan'ın avukatlarıyla görüştürülmesi kararına ne diyorsunuz?
Ekrem İmamoğlu: Mahkumiyet yaşayan birinin hukukçularla görüşmesi kadar doğal ne olabilir.
Deniz Zeyrek: Fotoğraf çekiyorsunuz sübliminal mesaj veriyorsunuz, Atyatürk'ün sözünü kullanıyorsunuz mesaj veriyorsunuz diyorlar.
Ekrem İmamoğlu: Bunu kullananlar şeytan zihniyetli.
Deniz Zeyrek: Bu yola çıkarken bu tür şeylerle karşılaşacağını öngörmüş müydünüz, stratejiyi daha önce çalışmış mıydnız? Sizin hakkınızda böyle şeyler söyleniyor. Ceketini çıkardı çalışmış diyor.
Ekrem İmamoğlu: Çok terledim. Sordum, çıkardım.
Deniz Zeyrek: Sizi mindere çekmek istiyorlar. Başka bir mindere çıkıyorsunuz. Öyle mi?
Deniz Zeyrek: HDP seçmenleriyle temas halindeyim. Şunu duydum: Kararımda etkili olan şey Demirtaş'ın attığı tweet. Siz de Demirtaş ile ilgili açıklama yapmıştınız. O da karşılık bulmuş. Bu konudaki duruşunuzda değişiklik var mı?
İmamoğlu: Bir düşüncesini güne, zamana, oya göre evirecek çevirecek bir insan değilim. Olmayacağım. Habertürk kayıtlarına geçsin. Siyasi ömrüm, ömrüm ne kadar olursa. Demirtaş'ı yakınen takip etmiş birisiyim. Tanışmadık, keşke tanışsaydım. Ülkenin ihtiyaç duyduğu bir dille süreç yönetti. Takdir ettim.
Bu yöntemini, bu siyaset anlayışını beğeniyorum dedim. O dönemini, anlayışını beğenen birisiyim. Keşke o dil siyasi alanda herkesin söylemi olsa. Ancak bazı konular var gazetecilerden açılıyor. Dava konuları oluyor. Yahu ben bir bombalama eyleminde ölmüş 17 yaşında ölmüş kız evladının babası Bakırköy Belediyesi'nde zabıta. Cenazesine gidiyorum. Bu ailenin o güzel kızımızın cenazesinde beni PKK'lının cenaze törenine gitti diye yazan gazeteciler var.
Sonra niye dava açıyor? Teksip yayınladım, basın konseyi üzerinden gönderdim. Düzeltmedi. Size PKK'lı dese dava açmaz mısınız? Keşke hukuk titiz davransa, evinin önünde gazetecileri dövbenlere cezasını çektirse. Bir partinin genel başkanına saldırıda adaleti işletse.
Alçı: Nazlı Ilıcak kararları ve Demirtaş'ın 67 Eylül olarları hakkında ne düşünüyorsunuz?
İmamoğlu: Bunlar bir programlık konu. Gündemle ilgili değil. Ben gazetecilerin özgürce görevlerini yapmalarını, bu ülkede fikir suçu olmaması gerektiğini düşünüyorum. İddianamelerini okumadım. Bilmediğim bir konuda hüküm vermemi istiyorsunuz?
Fikir suçu olmayan bir Türkiye istiyorum. Özgürlüklerin kanun temelinde sağlıklı işlendiği bir Türkiye istiyorum. Siyasi iradenin konuştuğu, yargının iki gün sonra karar değiştirdiğ ibir ülke istemiyorum.
27 MAYIS
Alçı: 27 Mayıs deyince maalesef sizin partinizin hitap ettiği tabann önemli bir kısmı hala ayrım yapıyor. 27 Mayıs'ın doğru, idamların yanlış olduğunu düşünüyorlar. Bayram olarak görüyorlar. 27 Mayıs konusunda kendi seçmeninize mesaj vermek ister misiniz?
İmamoğlu: Şu anda şu ülkenin yüzde 99'unun 27 Mayıs'ın bir bayram olmadığını, siyasi liderin ve kişiliğin idam edilmesiyle utanç günü olduğunu herkes söyler. Benim rahmetli büyük dedem Demokrat Partili'ydi. Dedem Adalet Partili'ydi. DP döneminde idari hatalar ve eksikler olabilir. 27 Mayıs da yanlıştır. Sonrası da utanç dönemidir.
Didem Arslan: Sağsol kavramlaştırılmasına nasıl bakıyorsunuz? Türkiye bu ayrımı aştı mı? Siyasi profiliniz iyi bir örnek mi?
İmamoğlu: Türkiye partiler üstü bir dönem yaşıyor. CHP'nin ve ittifakımız İYİ Parti'nin adayıyım. İstanbul İttifakı söylemimi kendileriyle konuşmuş ve Aralık ayında açıklamış birisiyim. İsraf ve sıkıntı var. Şehrin imkanları ve nimetleri bir avuç insanın elinde. Ben 16 milyon insana dağıtmak istiyorum. Bunun içinde HDP'li AK Partili var.
YSK'nın ortaya koyduğu süreçten sonra demokrasi mücadelesi var. Ben görüyorum ki bize solsağ diye tarif edilen, sürece katkı veren siyasi partiler, unsurlar var. AK Partililer de bize destek verecek. Dünyada bile artık başka değerler konuşuluyor.
Türkiye sinerji yakalamış durumda. Türkiye'nin başka bir duruma evrilmesini isteyen gençler ve çocuklar var. Böyle bir dünyada demokrasiye inanmak, evrensel terimler üzerinden siyaset yapmak.
Zeyrek: İptal ettirdiyseler ne yapıp edip kazanacaklar diye umutsuzluk durumu var. Diğer cenahta da gelirse işsiz kalacağız, kesinleşseydi herkesi atacaktı, yardımlar kesilecekti diye propaganda var. Vakıf meselesi ve bunlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
İmamoğlu: Belediye başkanlığı dönemimde ne yaptığım ortadadır. Alın terini akıtıyor mu akıtmıyor mu; tek şartım budur. AK Parti'den belediye aldım. 1213 müdürle o dönemden görev yaptım. İSMEK'i kapatacakmışım. Kapatmaya değil İSMEK'i büyütmeye geliyorum. Çalışanlarla ne derdim olabilir? 3 makam arabasıyla gelip, genel sekreter olup kendini memur olarak tanımlayanlarla derdim var.
Geldiler. Başkanım diye teklif yapıyorlar. Sayın Uysal'ı takipten çıakrtalım. Topbaş'ı da Uysal'ı da başka varsa eski başkanları da takip edelim dedim. O cumartesi bütün makam araçlarını kapıya istetecektim. Ekrem İmamoğlu 18 günde öğrencilerin indirimini yaptı. Resmi bayramlarda ücretsiz ulaşımı getirdi. Sadece dini bayramlarda vardı. Su kullanım bedeline indirim yaptık. Meclis toplantılarında şeffaflık oldu.
Bir genel sekreter insanları toplayıp, kahvaltı verip insanları kışkırtmaz. 24 Haziran'da ben size makam arabalarınızı gösteririm. Ben tanırım kendisini.