Can Ataklı, bugünkü "YSK’nın bu seçimdeki hediyesi hayali seçmen" başlıklı yazısında, "Açık söyleyeyim, Türkiye YSK marifetiyle büyük bir açmaza sokuldu artık. Çünkü iktidar seçime “görünmeyen bir elin karıştığını” iddia ediyor. Bizzat kendi polisiyle buna kanıt da icat ederse işler daha da karışacak." ifadelerini kullandı.
Ataklı'nın yazısından o bölüm:
YSK'nın bu seçimdeki hediyesi hayali seçmen
Artık çok net biçimde ortaya çıktı ki, AKP uzun süredir sandık oyunları ile iktidarını koruyor ve kazanıyor.
Üstelik sandık oyunları çok eskilerdeki gibi olmuyor, görevi bizzat YSK üsleniyor ve uygulamaları ile seçimlerin kaderini değiştiriyor.
Tek adamlık rejimine geçilen Anayasa Referandumu'nu unutmadık henüz.
YSK, o seçimlerde son dakika golü olarak “mühürsüz oy pusulalarının geçerli olduğunu” açıklamıştı.
Oysa bu açık bir kanunsuzluktu.
YSK, yasalarda olan bir maddeyi yetkisinde olmamasına rağmen değiştirmiş ve referandumun kaderini değiştirmişti.
Şimdi anlıyoruz ki, o operasyon “kazara hayır çıkmasına karşı bir önlem” olarak yapılmış.
Ama marifetli eller, erken saatlerde iktidarın “‘Evet' zaferini ilan edince” AKP'de kutlama gösterileri başlamış, Erdoğan da “Atı alan Üsküdar'ı geçti” cümlesiyle sonucu ilan etmişti.
Aynı şekilde YSK Başkanı da büyük bir memnuniyetle kameraların önüne geçerek “Evet kazanmıştır” açıklaması yapmıştı.
Eğer marifetli eller, oyların ‘hayır' olmasına rağmen ‘Evet' çıkarmayı başaramamış olsa, bu kez AKP teşkilatları YSK'nın üzerine yürüyerek “Tam kanunsuzluk yapılmıştır. Son anda kural değiştirilmiştir, referandum geçersizdir” yaygarası koparacaktı.
YSK da, “AKP haklı” diyerek referandumu iptal edecek, ‘Hayır' oyları ortadan kalkacaktı.
Bugün benzer bir durum yaşanıyor.
YSK'nın bu seçimdeki hediyesi hayali seçmenler.
Dikkat ederseniz AKP, ilk iki gün CHP'nin hırsızlık ve yolsuzluk yaptığı iddialarını gündeme getirdi.
Oysa şimdi başka türlü konuşuyorlar.
Suçlu YSK oldu bir anda.
Meğer bazı ilçelerde “yükleme yapılmış” ve AKP durumu şimdi fark etmiş.
Yandaş tetikçi kanallar adreslere gidip “Bakın burada 300 kişi yaşıyormuş, hepsi de seçmenmiş” türü haberler yapıyorlar.
Polis, Büyükçekmece'de hayali seçmenlerin adresine baskınlaryapıyor.
Bazı ilçelerde de sandık görevlileri her nasılsa değiştirilmiş, taaa Hakkari'den bile adam getirtilmiş.
İktidar adına operasyon yapan YSK, verdiği sözleri referandumda ve 24 Haziran'da yerine getirince işin içinden sıyrılmıştı.
Bu kez başaramadı ve şimdi kendini de ateşe atarak durumu kurtarmak için çaba harcayacak.
Cumhurbaşkanı, her sandıkta hile yapıldığını söylüyor.
Yetmiyor; organize işler çevrildiğini de ileri sürüyor.
Bunun sorumlusu olarak da CHP'yi değil, YSK'yı hedef gösteriyor.
Açık söyleyeyim, Türkiye YSK marifetiyle büyük bir açmaza sokuldu artık.
Çünkü iktidar seçime “görünmeyen bir elin karıştığını” iddia ediyor.
Bizzat kendi polisiyle buna kanıt da icat ederse işler daha da karışacak.
Bu durumda YSK Başkanı ya gözünü iyice karartıp seçimi yenileme yoluna gitmeye kalkışacaktır ya da “Bunun hesabı benden sorulur” diyerek çıkıp her şeyi anlatacaktır.