All News
08 Haziran 2021 ( 21 izlenme )
Reklamlar

AKP'nin seçim planı: İngiliz Sistemi...

AKP Genel Başkanvekili Kurtulmuş'un sinyalini verdiği sadece büyükşehirlerde uygulanacak daraltılmış bölge sistemini araştırma şirketleri anlattı.

AKP Genel Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, Kanal 7'de Mehmet Acet'in sunumuyla ekrana gelen "Başkent Kulisi" programına dün konuk oldu. Organize suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan Sedat Peker'in videosunun rüzgarı arasında AKP'nin seçime yönelik hazırladığı bilinen Seçim Sistemi değişikliklerin ipuçları ortaya çıktı. 

  Programda Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası'na değinen Kurtulmuş "Büyük şehirlerde halkın büyük bir kesimi seçtiği kişiyi tanımıyor. Buralarda daraltılmış seçim bölgesi olacak. Bunun daha demokratik bir hamle olacağını düşünüyoruz" dedi.  Kurtulmuş'u konuk eden Yenişafak Gazetesi yazerı Mehmet Acet bugünkü köşesinde izlenimlerini aktardı. Acet seçim barajının düşürüleceğini ama "yüzde 7 mi", "yüzde 5 mi" olacağına henüz karar verilmediğini belirtti.  

SEÇİM SİSTEMİ

 Programda Kurtulmuş'un işaret ettiği Seçim Sistemi'ne dair ise Acet şunları yazdı:  "Mevcut sistem devam mı edecek? Dar bölge modeline mi geçilecek? Yoksa daraltılmış bölge sistemine mi? Numan Bey’in sözlerinden anladığım kadarıyla, sadece büyükşehirlerde olmak üzere daraltılmış seçim bölgesine geçiş anlamında bir eğilim ortaya çıkmış görünüyor." AKP'nin bu sistemle seçime gitmek istediğini kaydeden Acet şöyle devam etti: "Anayasa’ya göre, siyasi parti yasalarında yapılacak değişikliklerin yürürlüğe girmesi için bu yasanın üzerinden en az bir yıl geçmesi gerekiyor. 

Bu da, Ak Parti ve MHP açısından erken seçim seçeneğinin sadece sözde değil, niyette de olmadığına işaret ediyor." AKP'nin seçim sistemine dair yapacağı olası değişikliği ve neler getireceğini değerlendiren Gezici Araştırma, Avrasya Araştırma ve Metropoll Araştırma, sadece büyük şehirlerde uygulanacak daraltılmış seçim bölgesi sistemini ve sandığa nasıl yansıyacağını anlattı. 

 GEZİCİ: KAYBETME KORKUSU 

Uluslararası Güvenlik ve Stratejik Çalışmalar uzmanı ve Gezici Araştırma Merkezi Başkanı Murat Gezici Odatv'ye açıklama yaptı.

 Gezici "AK Parti her seçimde kaybetme korkusu taşıdığı için sürekli tedbir amaçlı seçim sistemini değiştirmeye yöneliyor. Örneğin 2014 yerel seçiminde büyükşehir yasası, 2018 Başkanlık sisteminde de bunun böyle olduğunu gördük" dedi.  "Hükümet mevcut politikalarını revize etmek yerine, seçim sistemini kendi emellerine uyarlayarak seçimleri kazanıyor" şeklinde konuşan Gezici sözlerine şöyle devam etti:  

 "Ancak bir zaman sonra, kendisine sadece zaman kazandırdığı anlaşılan, değiştirilmiş seçim sisteminde kaybettiği görülüyor.  2019 yerel seçimlerinde AK Parti, İstanbul, Ankara ve birçok büyükşehiri kaybetti. 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ise çok küçük bir farkla kazandı. O yüzden sistemi değiştirmeye devam etmek istiyor."

 BU HALDE KAZANMASI ZOR

 Erdoğan'ın şu anki sistemle kazanmasının zor olduğunu kaydeden Gezici sözlerine şöyle devam etti:  "AK Parti yeni başkanlık sistemiyle bu oy kayıplarının devam edeceğini ve kazanma şansının zor olduğunu, hatta Cumhurbaşkanı olsa dahi meclisi kaybedebilecegini biliyor. Meclis başkanlığının kaybedilmesi demek, bizzat meclisi kaybetmesi demek. Ve yeni başkanlık sisteminde bürokrasi kendini zorlayacak."

 ÇEKİNCELERİNİ SIRALADI 

Kurtulmuş'un işaret ettiği sistem konusunda çekincelerini paylaşan Gezici şunları sıraladı:  "Yeni bahsedilen dar seçim seçim sistemi, Türkiye'nin ana caddelerinden ara sokaklarına girmeyi sağlayacak seçmeni daha da derinleşen bir kutuplaşmaya doğru itecek. Artık bireysel, bağımsız milletvekili sayısı artacak. 

Örneğin cemaatler, tarikatlar, mezhepler üzerinden, memleketçilik üzerinden siyasetin önü açılacak bu vahim bir durum ve korkutucu. Siyasette, Meclis'te siyasi düşünceler yerine mezhepçilik, cemaatçilik üzerinden siyaset yapılabilir.  Bu süreçte meclis renkli, çoğulcu görünse de Türkiye bu sisteme hazır değil!" 

 MECLİS'İ KAYBETMEK İSTEMİYOR 

Erdoğan'ın Meclis'i kaybetmek istemediğini kaydeden Gezici şu şekilde devam etti:  "Bu bağlamda söylemek gerekirse birinci husus şu ki: Sayın Erdoğan Meclis çoğunluğunu kaybetmeyi, en önemlisi meclis başkanlığını kaybetmek istemiyor. Dar seçim sisteminin de Cumhurbaşkanlığı seçimine bir etkisi yok. Sadece milletvekili sayısında etkili oluyor.  İkinci husus şu: Bu yeni sistemle referanduma gitmeden, meclisteki çoğunluğu ile Anayasa'yı değiştirme gücüne kavuşabilir."

 İNGİLTERE'DEN ÖRNEK VERDİ

 İngiltere'den örnek veren Gezici şunları kaydetti:  "Dünyada Dar Bölge sisteminden biri en önemlilerin başında İngiliz seçim sistemidir. İktidarlar ne olursa olsun kaybetmemek uğruna sistemi kendine uyarlamıştır. Birleşik Krallık’ta 2010 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde oyların yüzde 36’sını alan Muhafazakar Parti, parlamentodaki sandalyelerin yüzde 49’unu kazanmıştı.

 Oyların yüzde 29’unu kazanan İşçi Partisi ise sandalyelerin yüzde 41’ini almıştı. Seçimi yüzde 23 oy ile üçüncü sırada tamamlayan Liberal Demokrat Parti ise sandalyelerin sadece yüzde 9’unu alabilmişti. Türkiye'de yeni dar seçim sistemi yapılırken bazı ilçeler hangi ilçelerle birleştirilecek ve hangi gerekçeyle bu süreci iktidar kendi lehine göre hazırlayabilir. Örneğin %51 alsa dahi mecliste %70 temsil edilmiş olabilir. Seçim bölgelerin belirlenme şekli çok önemli.

"AMAÇ BÜYÜKŞEHİR 

AKP'nin büyükşehirlerdeki oy kayıplarını zayıf olduğu yerle güçlü olduğu yeri birleştirerek aşmayı deneyeceğini savunan Gezici şu şekilde konuştu:  "Şehir merkezlerindeki, metropollerdeki zayıf olduğu ilçe ile güçlü olduğu ilçeyi birleştirerek daha fazla milletvekili çıkarmak istiyor. AKP 81 vilayette 30 büyükşehirde oy kaybediyor. geriye kalan 50 51 ildeki oylarının naturel olarak sabit olduğu görülüyor. Ama hedef olarak metropol şehirlerdekini büyük şehirlerdeki oy kayıplarının önüne geçmeye çalışıyor. Büyük şehirlerde ekonomik sıkıntıların daha görünür olması yaşam konforların düşmesinden dolayı seçmen AKP ve MHP'yi cezalandırıyor. 

" ÖZKİRAZ SİSTEMİ ANLATTI 

Avrasya Araştırma'nın kurucusu Kemal Özkiraz da sistemi anlattı. Özkiraz şunları söyledi: "Öncelikle bugün kullanılan sistemden ne farkı var, AKP neden bunu istiyor bu konuyu anlatmalıyım. Bugün 3 milletvekili çıkartan bir seçim bölgesi hayal edelim. Burada birinci parti 45, ikinci parti 30, üçüncü parti 25 oy almış olsun. Dont hesabına göre 1. parti 45 ile ilk vekilligi kazanıyor. 

İkinci vekillik için 45 ikiye bölünüyor sonuç 22.5... Ama 2. parti 30 ve 3. parti 25 di. Yani 22.5 bu iki partinin altinda kaldığı için 2. vekillik 2. partiye 3. vekillik 3. partiye gidecek. Ancak bu 3 vekil çıkaran bölge her biri bir vekil çıkartacak şekilde 3'e bölünürse üç bölgede de yüzde 45 alan 1. parti üç vekilliği birden kazanacak." 

İSTANBUL'U HATIRLATTI

 7 Haziran 2019'daki tekrarlanan İstanbul seçimini hatırlatan Özkiraz şöyle konuştu:  "Tam burada önemli bir soru var. AKP buyuksehirleri bölse bile kaç farklı bölgede birinci olur?

 2. İstanbul seçimi ortada muhalefet 22 ilçede birinci oldu. Diğer iller için de sonuç değişmez muhalefet ya kendi arasında anlaşır ve bölgeleri bölüşür ya da kazanma ihtimali olmayan partinin seçmeni kazanma ihtimali olan muhalefet partisine oy verir. Bahsedilen sistem milliyetçi ve Kürt muhalefetin bir araya gelme sorununu otomatik olarak çözecektir.

 Yani ister İYİ Partili muhalif, ister HDP'li muhalif olsun, oyum boşa gitmesin diye seçim çevresindeki en güçlü muhalefet partisine oy verir. İş kazanmaya değil Erdoğan'a kaybettirmeye döner. Bu sistem birinci parti olmayı gerektiriyor, ittifak sisteminde kimsenin birinciliği garanti değil. Bu sistem bu yüzden olmayacaktır." 

SENCAR: LEHİNE ÇEVİRMEK İÇİN 

Metropoll Araştıma'nın kurucusu ve CEO'su Özer Sencar, Türkiye'nin 4'te 3'ünün büyükşehirlerde yaşadığını anımsattı. Sencar, Seçim Sistemi'ne ilişkin henüz detayların belli olmadığını belirterek şunları söyledi:

 "İktidar milletvekili seçimini lehine çevirebilmek için bir takım değişiklikler yapmaya çalışıyor. Bu da onun bir parçasıdır. Kendilerinin de henüz karar verdiğini düşünmüyorum, tekliflerinin netleştiğini düşünmüyorum.  Bekleyelim bir çıkarsınlar tekliflerini. İktidarlar daima seçimlerden önce seçim yasasını kendilerine uygun hale getiririler. Özal neredeyse her seçimden önce seçim yasasını değiştirmiştir. Bir iktidar seçimden önce seçim yasasını neden değiştirir? Kendi lehine avantaj sağlamak için..."

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Vaka Sayıları Patladı ! Tam Kapanma Geliyor Şaka Değil! Bahçeli'ye Göre Bildirinin Gizli İsmi Bakın Kimmiş? Faiz kararı sonrası kredi kartı faizleri de değişiyor! 1 Ekim'den itibaren geçerli olacak Muratoğlu'nun dolarla ilgili verdiği haber eyvah eyvah dedirtti